Türkiye’de E-ticaret Şirketlerinin Dikkat Etmesi Gereken Önemli Noktalar

4 Ekim Perşembe günü Türkiye internet sektörü için oldukça önemli bir gündü. Webrazzi ekibinin düzenlediği ve sanırım Türkiye’de, internet odaklı şu ana kadar yapılmış en büyük organizasyona imza atıldı.

Katılımın oldukça yoğun olduğu bu organizasyonda comTalks ekibi olarak bizde yer aldık ve oturumları yakından takip etme imkanı bulduk.

Benim takip ettiğim oturumlar e-ticaret odaklı oturumlar oldu. En keyif aldığım oturum ise Accel Partners’a bir kaç önce katılan Philipper Botteri’nin Türkiye için hazırladığı sunum oldu.  Okumaya devam et “Türkiye’de E-ticaret Şirketlerinin Dikkat Etmesi Gereken Önemli Noktalar”

E-Ticaret Sektöründe Başarılı Olmak için 8 Önemli Nokta

E – Ticaret sektörü, genel olarak tüm hizmet sektörlerinde olduğu gibi müşterileri memnun etme temeline dayanan bir sektördür. Bu nedenle tüm odağı “müşteri memnuniyeti” olan şirketler başarıya ulaşmaktadırlar. Peki bu başarıyı yakalamak için nelere dikkat etmek gerekir?

Aktif bir e – ticaret müşterisi olarak benim için en önemli maddeleri sıralıyorum:

  • Fiyat: Bir e – ticaret sitesinin müşterilerini memnun edebilmesi için en öncelikli konu fiyattır. Fiyatlar, diğer e – ticaret sitelerinden daha uygun ise bu çok ciddi bir geri dönüş sağlayacaktır, müşteri bağlılığını da arttıracaktır.
  • Güvenlik: Ülkemizde, internet sektöründe hala beklenen güven ortamı sağlanabilmiş değil. Bunun en büyük nedeni ise e – ticaret sektörünün Türkiye’de olgunlaşmaya başladığı dönemde ortaya çıkan dolandırıcılar. Zaten sanal bir ortamda gerçekleşen bu alışveriş olayında güven sağlamak zor bir şeydi, artık çok daha zor. Son 2 yılda güven ortamı sağlanmış olsa bile hala çok büyük tedirginlikler yaşandığına şahit oluyorum. Okumaya devam et “E-Ticaret Sektöründe Başarılı Olmak için 8 Önemli Nokta”

İnternet Reklamları Yapın Ama Önce Kullanılabilirlik!

İnsan ile etkileşimin olduğu her sektör artık internetten faydalanıyor. “internetin yaygınlaşmasıyla…” diye başlayan cümleler kurmaktan uzaklaşıyoruz. Şirketler, kurumlar, kişiler, bir şekilde “insan” ile iletişimde olması gereken, etkileşimde olması gereken herkes internete para harcıyor. Çünkü, insanlar artık her şeye internetten ulaşmaya çalışıyor. “Düğün fotoğrafçısını internetten araştırarak seçiyor, yemek yiyeceği lokantayı internette yer alan yorumlar doğrultusunda belirliyor, kıyafetlerini internetten alıyor, yola çıkmadan önce internete bakıyor, her türlü biletini internetten satın alıyor…” Uzattıkça uzatabiliriz bu listeyi. İkili etkileşimin olduğu her alana ikinci kişi olarak interneti koyabiliriz. Bu her iki taraf için de geçerli.

Durum bu kadar etkili, bu kadar büyük bir hale geldiği için de internete harcanan paralarda artmaya başlıyor. Bu rakamlar sektörden sektöre çok değişiklik gösterebilir ama hemen her sektör artık internete yatırım yapıyor. Bu yatırımların en temel iki nedeni olduğunu düşünüyorum.

1- Bilinirliği arttırarak gelir elde etmek.

2- Direkt olarak satış rakamlarını arttırarak gelir elde etmek.

Her iki durumda da ana amaç doğal olarak para kazanmak. Fakat ikisi arasında önemli bir fark bulunuyor. Bilinirliği arttırarak gelir elde etmek için çok ciddi bir efor harcamaya gerek yok. Basit bir internet sitesi, blog sayfası ile kendinizi anlatabilir ve gerekli bilinirliği sağlayabilirsiniz. Ama direkt olarak siteniz üzerinde işlem yaptırarak gelir elde ediyorsanız reklam harcamalarından önce yapmanız gereken daha önemli şeylerin olduğunu bilmeniz lazım.

Kullanıcı Dostu Siteler

-Kullanıcıların bir siteye girdikten sonra hemen çıkma oranı 10 sn bile sürmeyebiliyor. Bu nedenle potansiyel müşterilerinizi ilk önce sitenizde tutmanız gerekiyor. Bunu yapabilmek içinde şık bir tasarıma sahip bir internet sitenizin olması gerekiyor.

-Şık bir internet sitesi yaptınız ama o kadar jan janlı yaptınız ki site açılmıyor! Bu da kullanıcıların kaçması için önemli bir neden. Sitenizin hızlı açılmasını sağlayın. Şık bir şey yaparken sadeliğinizi de korumaya çalışın.

-Çok şık ve sade bir siteye sahip oldunuz. Çok da hızlı açılıyor fakat kullanıcılara hala mesaj veremiyorsunuz! Sitenizi veya sisteminizi kullanıcıların dikkatini çekebilecek şekilde 1-2 cümle ile hatta yapabiliyorsanız daha kısa bir şekilde yapın. Bu sayede ziyaretçi doğru  yere geldiğini anlar ve hemen çıkmak yerine biraz daha dolanmak ister.

-Her şey güzel gidiyor, kullanıcılar siteye giriyor, doğru yerde olduğunu anladığı için gezmeye devam ediyor hatta artık sona yaklaştı ve aksiyon alacak. (Sitenizin dinamiğine göre size kazanç sağlayacak olan işlemi yapacak) Ama bir anda siteden çıktı gitti! Evet, en önemli kısım bu. Çünkü e-ticaret sitelerinden yola çıkacak olursak sepeti doldurup, alışverişi tamamlamadan çıkan kullanıcı oranı oldukça fazla. Bu nedenle, bu kullanıcıların neden çıktığını, tamamlaması için neler yapmanız gerektiğini araştırmanız gerekiyor. Burada en önemli şeylerden biri ödeme sayfasının kullanılabilirliği. İnternetten alışveriş yapmamızın en önemli nedeninin “rahatlık” olduğunu düşünecek olursak kullanıcıyı zora sokan, kötü bir ödeme sayfası, o kullanıcıyı kaçırmamız için çok önemli bir nedendir. Bu nedenle ödeme sayfanız mümkün olduğunca basit, kullanışlı ve açıklayıcı olmalıdır. Kullanıcıların kafasında herhangi bir soru işareti kalmadan işlemi tamamlamalarını sağlamanız gerekir.

-Ödeme sayfanıza gelene kadar kullanıcılarınızın adımlarını takip edin, kim nerede neden çıkmış tespit etmeniz için çok yararlı olacaktır. Hatta sepeti doldurduktan sonra giden kullanıcılara ulaşma imkanınız varsa ulaşın (arayın, mail atın…) nedenini sorun, yardımcı olmaya çalışın. Bu hareketiniz kullanıcıyı kazanmak adına çok yararlı olacaktır.

Artık sade, açıklayıcı, kullanıcı dostu bir arayüze sahip bir internet siteniz var. Bu site üzerinden elde ettiğiniz gelir oranını arttırmak için reklam harcamalarına başlayabilirsiniz. Bu reklam harcamaları, yukarıdaki düzenlemeleri yapmadan yapacağınız harcamalardan çok daha fazla getiri sağlayacaktır. Bunu çok net görebilirsiniz. WordStream‘in yayınladığı, Google’ın reklam verenleri ile ilgili raporu mutlaka inceleyin. Bu raporda, her yıl internet reklamlarına milyonlar harcayan markaların nasıl internet sitelerine sahip olduklarını inceleyin. İnternet sektörüne meraklıysanız zaten bu şirketlerin kullanıcılarına yönelik yaptığı çalışmaları, başarı öykülerini de zaten biliyorsunuzdur.

Hepinize bol kazançlar!

Online ve Mobil Alışveriş Trendi

Bu arada 5 Ocak günü saat 15.00’de comTalks ekibi olarak Blog Ödülleri ödül töreni için Point Otel Barbarosda olacağız. Halk oylaması sonucu ilk 10 blog arasına girmeyi başaran blogumuzun bugün aldığımız güzel haberle jüri oylaması sonucunda da ilk 3′ e kaldığını öğrendik. Kaçıncı olduğumuzu ise sizinle beraber ödül töreninde öğreneceğiz.

Bu hafta İAB-Türkiye‘nin “Online ve Mobil Alışveriş Trendi” konusunda yaptığı araştırmanın sonuçlarına değineceğim. Bu araştırma, zaten 2011 yılının en gözde iş kolu olan e-ticaret dünyasıyla ilgili detaylı bilgi veriyor. Bu araştırmada Türkiye’de yer alan 12 yaş üzeri 24.773.323 internet kullanıcısının %86’sı yer alıyor.

Arştırmaya dahil olan kullanıcıların %45’i lise ve üstü eğitim seviyesine sahip. Online alışveriş yapanların %40’dan fazlası AB ses grubuna dahil, lise ve üzeri eğitim seviyesine sahip kişilerden oluşuyor. Bu kişilerin daha çok 25-34 yaş aralığında olmasını ise ben kuşak farkına ve ailelerin çocuklarına kredi kartı vermemek için mümkün olduğunca direnmelerine bağlıyorum.

Online alışveriş yaparken en çok kullanılan ödeme sistemi ise %77.28 ile kredi kartı oluyor. Hem kolay kullanılabiliyor olması hem de gerçek hayatımızda da önemli bir yeri olan kredi kartları bu alanda da ilk sırada yer alıyor. Kredi kartlarını %19.31 ile kapıda ödeme, %16.92 ile havale/eft takip ediyor. Ödeme sistemlerinden en çok dikkatimi çeken mobil ödeme sistemleri oldu. 2012 yılında ciddi bir artış beklenen mobil ödeme sistemleri şimdiden %3.34 gibi bir orana sahip olmayı başarmış.

Mobil olarak yapılan alışverişlerde de en çok kullanılan ödeme sistemi %64.09 ile kredi kartı. Mobil alışverişte en önemli değişiklik ise mobil ödeme sisteminin de 3 kart artarak %9.39 gibi bir orana yükselmesi 2012 yılı için heyecanımızı arttırmaya yetiyor. Raporun detaylarını mutlaka inceleyin.

Daha önce de dediğim gibi, e-ticaret dünyası kadınların da katılması ile birlikte çok hızlı bir şekilde büyüdü. Bu büyüme 2012 yılında da hızla devam edecek. Bu büyümeye eğitim seviyesinin artması da ciddi bir katkı sağlayacaktır. Hala internette yapacakları alışveriş sonrası dolandırılacaklarına inanan insanların sayısı azımsanmayacak kadar az. Aslında korkmakta pek haksız da sayılmazlar çünkü bu amaçlarla kurulan sitelerin sayısı da maalesef fazla. Bu nedenle bu alanda da verilen eğitimlerin artması gerekiyor.

E-ticaret de satış sayılarının artmasını sağlayacak en büyük etkenlerden biri de bildiğiniz gibi kullanılabilirlik. Ödeme sistemlerinin daha kolaylaştırılması (Bankalar burada çok önemli bir rol oynuyor) alışveriş sitelerinin ödeme sayfalarını daha da basitleştirilmesi bu trendin büyümesini hılandıracaktır. 2012’nin de yaklaştığı bu günlerde yılbaşının etkisini de ölçebilmek adına büyük alışveriş sitelerinin birer rapor yayınlamasını isterdim. 2012’nin e-ticaret sektörüne neler getireceğini hep beraber göreceğiz.

#2012tahminleri – 2012 Yılı Beklentilerim

Twitter’da, 2012 yılı için beklenen #2012tahminleri etiketi bugün patladı ve popüler konularda en üst sıraya yerleşti. Her kullanıcı ilgilendiği konularda tweet’ler atmaya başladı. Ben de 2012 yılı ile ilgili bir kaç tahminde bulundum. Bu tahminlerin sadece tweet olarak kalmasına gönlüm razı olmadı ve bu nedenle bu tahminlerimi bir blog yazısına dönüştürmeye karar verdim.

2012 yılı tahminlerim tabi ki içinde bulunduğum internet sektörüne yönelik. 2012 yılının bizlere neler getireceği konusunda 5 paylaşımda bulundum.

1- Yeni girişim modellerinden çok (grup, özel alıveriş gibi) e-ticaret hacminde meydana gelecek artışı konusacağız.

2010 ve 2011 yılı özellikle e-ticaret alanında bir çok yeni girişime ve bu girişimlerin inanılmaz bir şekilde büyümesine sahne olmuştu. 2012 yılında ise bu yeni girişimlerin de etkisiyle e-ticaret hacminde inanılmaz bir büyüme meydana gelecek. Yani 2011 yılı sonunda netleşecek olan e-ticaret istatistiklerini, özellikle satış anlamında ikiye katlayacağımız bir yıl olacak. Böyle düşünmemde ki en büyük etken kadınların e-ticaret alanına girmesiyle meydana gelen hızlı yükseliş. Bu yükseliş bu sene rakamlara yansımış olsa da önümüzdeki yıl yansımalarını çok daha net göreceğimize inanıyorum.

2- 2012’nin yıldız kişileri, e-ticaret ödeme sistemleri konusunda gerçek inovasyon yapacak kisiler olacak.

E-ticaret’in daha hızlı büyümesinin önünde ki en büyük engelin ödeme sistemlerinde ki zorluklar olduğunu düşünüyorum. Geçtiğimiz günlerde takipçilerim, ödeme sayfalarını en çok beğendiğiniz e-ticaret siteleri hangileri diye sormuştum ve gelen cevaplarda yer alan sitelerin bile yeteri kadar kullanışlı ödeme sayfalarına sahip olmadığını gördüm. 2012 yılında bankalar ile ortak yapılacak çalışmalar sonucu bu sayfaların daha da kolaylaştırılması sağlanacak diye düşünüyorum. Bunu yapanlar büyük alışveriş siteleri de olabileceği gibi girişimciler de olabilir. PayPal, ülkemizde bir türlü yaygınlaşamasa da iPara’nın da sektöre dahil olmasıyla birlikte bu tarz ödeme sistemlerinin ve getirecekleri kolaylıkların daha fazla duyulacağına inanıyorum. Ödeme yapıları kolaylaştığı takdirde e-ticaret hacminde gözle görülür bir artış meydana geleceğine eminim. Umarım 2012 yılı, bu problemin çözüldüğü yıl olur.

Okumaya devam et “#2012tahminleri – 2012 Yılı Beklentilerim”

E-Ticarette Sosyalleşmenin Önemi

E-ticaret bildiginiz gibi Dünya’da olduğu gibi Türkiye’de de yükselen bir sektör. Geçtiğimiz yıl bu zamanlara oranla e-ticaret işlem hacmi %40 büyüme sağlamış. http://bit.ly/Eticaret2011 Bu çok büyük bir oran ve artmaya da devam edecektir. Tükiye’de internet kullanımı arttıkça artacak olan bu e-ticaret hacminde farklışaşma artık daha fazla önem taşır hale geliyor. Bu farklılığı sağlamanın yollarından biri de e-ticaret işlemini sosyalleştirmek.

Günlük yaşantımızda alışveriş yaparken birilerinin mutlaka yanımızda olmasını isteriz, alışveriş yaparken danışmadan almamaya özen gösteririz. E-ticareti sosyalleştirirken en fazla yararlanacağımız konu bu olmalı. Kullanıcıları tek başına alışveriş yapıyormuş hissinden kurtarmak.

Evet, her site artık like butonu koyuyor, twitter’da paylaşmamızı sağlıyor fakat burada paylaşılan ürünler beğeniden öteye gidemiyor, anlık olarak aldığımız geribildirimler hala çok yetersiz. Bu nedenle farklı yöntemler izlememiz gerekiyor. Bunların en başında yine Facebook geliyor fakat 2. önemli unsur da mobil.

Bir kaç önerimi sizlerle paylaşmak istiyorum:

Müşterilerinizin Facebook ile sisteminize giriş yapmalarını sağlayın. Bunu sağladığınız zaman hem onun hem de arkadaşlarının aktivitelerini görebileceksiniz. Sisteminiz her profile özel öneriler geliştirmeye başladığı zaman değişimi göreceksiniz.

Facebook ile login olan kullanıcıların online arkadaşlarını görebileceksiniz. Siz göremiyorsanız bile bırakın onlar da görsün, online olan arkadaşlarına ulaşarak soru sorabilsin, paylaşımları için anlık geribildirim alsın. Bu, onları yanlız alışveriş yapıyormuş hissinden kurtaracak, alışverişi tamamlama oranlarını arttıracaktır. (Bu yazıda Facebook Krediler konusuna hiç girmiyorum bile.)

Tek cevap veren ben olsam da olayı açıklamaya yetiyor. (:

WhatsApp’ veya Blip.me’yi bilmeyen mobil kullanıcı neredeyse yoktur. Mobil uygulamalarınızda kullanıcılar bu servislerde olduğu gibi birbiriyle veya telefon rehberindeki akıllı telefon sahibi kişiler ile iletişime geçebilsin. Bunu yaparken yine kullanıcıyı yanlız alışveriş yapma hissinden kurtarmış olacaksınız. Evet, WhatsApp üzerinden alışveriş sırasında üzerindekini çerekek nasıl olduğunu soran insanlar var ve bu olay e-ticaretin geleceği için çok değerli. Mobil uygulamalarınızı sosyalleştirmek en temel hedefiniz olsun. Uygulamalarınız sosyalleştikçe satışlarınıza olumlu yansımalarını göreceksiniz.

Kullanıcılarınız sırf arkadaşlarına danışabilsin diye sistemler geliştirebilirsiniz, sitenizin bir bölümünde, “arkadaşına sor, dönüş yaptığı zaman satışa devam et” gibi bir seçenek eklenebilir. Dışarıda alışverişe çıktığımız zaman bile aklımızdakilerin hepsini tek seferde alıp gelmiyoruz. Bunu bilerek hareket etmek lazım.

Genel olarak demek istediğim şey şu; gerçek hayattaki alışveriş keyfini kullanıcılara sunabilmeniz çok yararlı olacaktır. İnsanlar gerçek dünyada olduğu gibi online dünyada da birlikte hareket etmeyi her zaman daha çok sever. Birilerine danışarak hareket birlikte bir sonuca varmak her zaman daha cazip gelmiştir. Bu durumu  mutlaka değerlendirmek gerekir.

Facebook Deals

Facebook Deals yani, Facebook’un “Fırsatlar” diyeceğimiz uygulaması Türkiye’de yayına girmek için gün sayıyor. Yayına girdiği zaman “grup alışveriş” pazarına, daha da önemlisi Türkiye’de ki e-ticaret pazarına ilginç bir deneyim yaşatağı tartışılmaz bir gerçek.

2010 yılı, Türkiye internet sektörü için e-ticaret yılı oldu diyebilirim. Bu yıl da, uluslararası pazarlara göre hala geride olan e-ticaret pazarımızın büyümesine şahit olacağımız bir gerçek. Facebook Deals’da bu büyümede önemli bir rol oynayacak uygulamalardan biri.

Deals’ın her ne kadar grup alışveriş sitelerinden çok büyük bir pazar koparamayacağını düşünsem de Facebook kullanıcıları bu uygulama sayesinde e-ticaret’i daha net öğrenecek, internet üzerinden alışveriş yapmanın rahatlığını Facebook güvenilirliği ile yaşayacak ve en sonunda internete daha fazla güvendikleri için tüm e-ticaret siteleri bunun kaymağını yiyecek.

Deals (Fırsatlar), geçtiğimiz haftalarda uygulamaya geçen Places (Yerler) ve yine Deals ile uygulama alanı artacak olan Credits (Krediler) sayesinde Facebook, internet alışkanlıklarımızı çok farklılaştıracak, farklı deneyimler yaşatacak. Bu yenilikler internet sektörü için ileriye yönelik düşünüldüğü zaman çok enteresan gelişmelere neden olacak gibi görünüyor. Doğacak olan fırsatları önceden kestirmek, çok büyük yarar sağlayacaktır.

Önümüzdeki haftalarda Yerler ve Krediler ile ilgili paylaşımlarda bulunacağım. Tabi en sonunda da hayal gücümüzü zorlayarak bu üçlüyü kullanarak neler yapabileceğimize bakacağız.